Adanmışlık ve Disiplin – Son Dakika Cumhuriyet Pazar Haberleri
Hande Baladın, kariyeri devam ederken başarılarıyla yüzbinlerce takipçisi ile tarih yazan bir spor idolüdür. Kariyeri adanmışlık ve seçimlerle doludur. O da hemen hemen tüm başarılı sporcuların izlediği yolu izledi. Ancak benzersiz kişiliğiyle zorluklara yanıt verme yeteneği onu diğerlerinden ayırıyor. İşte tam da bu noktada “Baladın” belgeseli anlam kazanıyor. Hande Balâdın'ın hayat hikayesini konu alan ve Red Bull TV'de yayınlanacak belgesel öncesinde başarılı sporcuyla tanıştık.
– Bildiğiniz gibi belgeseller genellikle geçmiş başarıların hikayelerine odaklanır, ancak elde ettiğiniz tüm başarılara rağmen belki de kariyer yolculuğunuzun yarısındasınız ve hala ulaşmanız gereken birçok hedefiniz var. Bu kadar genç yaşta nasıl bir belgesele konu oldunuz?
Red Bull ile neredeyse üç yıldır yakın bir şekilde çalışıyoruz. Hedeflerimizden biri voleybolu kitlelere ulaştırmak ve sevdirmek. Bu bağlamda Red Bull bana böyle bir teklif yaptığında aslında biraz gergindim ama yıllar sonra düşününce gurur duydum. Genç bir sporcu hakkında belgesel yapmak alışılmadık bir durumdu. Proje detaylandırıldığında harika bir işin merkezinde olmaktan çok mutlu oldum. Belgeselin yapımında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Umarım kamuoyundan olumlu yorumlar alırız ve voleybolun geniş bir kitleye ulaşmasını sağlarız.
– Hande Baladın ismi Türkiye'deki binlerce kız çocuğu için büyük anlam taşıyor ve sizi örnek alıyorlar. Böyle bir konumda olmak nasıl bir duygu?
Çocuklara örnek gösterilmek beni gururlandırıyor. Çünkü voleybolu kitlelere yaymanın bizim görevimiz olduğunu düşünüyorum. Voleybol bu kadar popüler olmasına rağmen geleceğin voleybolcularını da yetiştiriyoruz. Onlara biraz da olsa katkıda bulunabilirsem ne mutlu bana.
– Çocuklar dışında da pek çok hayranınız var ve bence Türkiye'nin en görünür kadınlarından birisiniz. Göz önünde olmak size farklı bir sorumluluk yüklüyor mu?
Elbette sevildiğini hissetmek ve bunu doğrudan görebilmek hayatın her alanında ödüllendiricidir. Bu sevgiyi hak etmek için sahadaki performansımı geliştirmeye ve sosyal hayatımı buna göre düzenlemeye çalışıyorum. Vakit buldukça takipçilerimle iletişim kurmaya çalışıyorum.
– Sizin gibi başarılı profesyonel sporcuların küçük yaşlardan başlayarak hayatlarında geride bırakmak ve fedakarlık yapmak kaçınılmazdır. Genç yaşta İzmir'deki hayatınızı bırakıp voleybolcu olmak için İstanbul'a geldiniz. Belki de başarı merdivenini tırmandıkça feda etmeniz gereken şeyler arttı. Böyle bir yaşam insan karakterine ne gibi özellikler katar?
Küçüklüğümden beri sporu çok severim. Spor hayatıma jimnastikle başladım ve yüzmeyle devam ettim. Daha sonra yüzmeyi bıraktım ve voleybol oynamaya başladım. Voleybol her zaman ilgimi çekmiştir, aslında hep arkadaşlarımla, kardeşimle ve kuzenlerimle oynardık. Elbette spor kariyeri kolay değil. Büyük bir özveri ve disiplin gerektirir. Küçük yaşta İzmir'den, arkadaşlarımdan ve büyüdüğüm ortamdan ayrılmak beni çok üzdü. Çok zordu ama bazı fedakarlıklar yapılması gerekiyordu. Bunun da gelişimime faydası olduğunu düşünüyorum. Zorlukların üstesinden daha kolay gelebilirim. Mental olarak güçlüyüm. Bu da iniş ve çıkışların çok sık yaşandığı spor kariyerimde gücümü artırıyor.
– Fedakarlıktan bahsetmişken, açıkçası son derece sıkı bir diyetiniz olduğunu düşünüyorum. Varsayımsal bir soru sormak istiyorum. Fiziksel sağlığınız üzerinde olumsuz bir etkisi olmasaydı hangi yiyeceği daha çok yerdiniz?
Pizza.
“MEDİTASYON YAPIYORUM”
– Maçlardan önce nasıl odaklanıyorsunuz? Odaklanmak için her zaman uyguladığınız ritüeller var mı?
Yıl boyunca çok yoğun bir maç programımız var. Ama yine de her maç öncesinde oyunu kafamda oynamaya çalışıyorum. Meditasyon yapıyorum. Zihnimi ve bedenimi dinliyorum ve rahatlamalarına yardımcı oluyorum. Takımımın daha kolay kazanabilmesi için takımıma en çok nerede destek olabileceğimi, neyi daha iyi yapabileceğimi sürekli planlıyorum. Bu benim için bir ritüel. Zihnimi rahatlatmak için müzik dinleyerek maçlara hazırlanıyorum. Zaman zaman hobilerimi beni motive etmek için kullanıyorum. Bana iyi gelen şeyleri ne kadar hayatımın merkezinde tutarsam kendimi o kadar motive edebiliyorum.
– Meditasyon sana nasıl hissettiriyor?
Meditasyon artık hayatımın bir parçası haline geldi. Bunu her gün yapmaya çalışıyorum, bana iyi geldiğini düşünüyorum, zihnime iyi geldiğini düşünüyorum. Kendime zaman ayırıp bedenimi dinlemek çok güzel.
HEDEF MADALYA
– Bu yaz internetin sultanlarından beklentiler çok yüksek. Hem VNL hem de Olimpiyatlardaki şansımızı nasıl görüyorsunuz?
Milli takım olarak harika bir 2023 yılı geçirdiğimizi söyleyebilirim. 2023 yılında uzun yıllar süren çalışma ve emeğimizin karşılığını tam anlamıyla aldık. Hem VNL'de hem de Avrupa Şampiyonası'nda kupayı kazandık. Bu seneki hedefimiz her iki organizasyonda da madalya almak. Olimpiyat Oyunları bir sporcunun ulaşabileceği en üst seviyeyi temsil eder. Paris'te maç maç planlayarak sonuca ulaşmayı hedefliyoruz.
MODAYI TAKİP EDİYOR
– Yaşam tarzınız ve görünüşünüz de çok muhteşem. Ne tür kıyafetlerle rahat edersiniz?
Modayı çok takip ettiğimi söyleyebilirim. İlgileniyorum ama genel olarak zevklerime ve kendimi nasıl rahat hissettiğime göre seçiyorum. Sporcu olduğum için günümün büyük bir kısmını spor kıyafetleri giyerek geçiriyorum. Ancak geri kalan zamanımda modayı hobi olarak gördüğüm için uyum sağlamaya çalışıyorum.
HANDE BALADIN'IN ÇALMA LİSTESİ
-Spotify listenizde en son dinlediğiniz şarkılar hangileri?
Sıcaklık – Nicky Jam, “Beele”
Afeto, “Ankhoi Remix”
Luna – Feid, “ATL Jacob”
Famax – “Raffa Guido”
&ME – Rampa – Adam Port – Alan Dixon – Nichtmusik – Arap Piyano, “Thandaza”
SAHADA REKABET İYİ
– Sahada kazanma konusunda inanılmaz bir tutkunuz var. Bu kazanma isteğiniz voleybol sahasıyla mı sınırlı yoksa hayatın her alanında rekabetçi misiniz?
Başarılı bir sporcu için rekabet duygusunun şart olduğunu düşünüyorum. Rekabet olmadan uzun vadeli başarı olmaz. Çünkü sizi daha iyiye ulaşmaya iter ve dinç tutar. Ancak saha dışına pek yansıtmıyorum. Sahadaki rekabet insana olumlu etki etse de saha dışında çok olumlu bir etki yaratacağını düşünmüyorum.